Ukrayna‘da düzenlenen ‘‘Queen Of Ukraine‘‘ adlı güzellik yarışmasında
finale kalan 24 güzel, Antalya Rixos Premium Belek‘de kampa girdi.Kamp
süresini neşeli sürdüren Ukraynalı güzeller ülkelerinde düzenlenecek
yarışması öncesi hünerlerini gösterdi.
Ukrayna’da düzenlenecek ‘Queen Of Ukranie’ güzellik yarışmasının
finalistleri, Antalya’nın Serik İlçesi’ndeki Rixos Premium Belek’de 1
haftalık kampa girdi.
Kamp süresini neşeli sürdüren Ukraynalı güzeller ülkelerinde
düzenlenecek yarışması öncesi hünerlerini gösterdi. Ülkelerindeki yerel
‘Ukrayna 1′ kanalı için düzenlenen ‘Tat Güzeli’ yarışmasında ‘En Güzel
Türk Yemeği’ni yapmak için birbirleri ile yarışan güzeller, Rixos
Premium Belek Chef’s Restoran’da, Şef Serdar Kaygusuz’un eğitmenliğinde
hünerlerini gösterdi.
‘Tat Güzeli’ yarışmasının sonunda ise 24 finalistin hepsinin yaptığı yemek ‘En Güzel Türk Yemeği’ seçildi.
Türk mutfağını çok beğendiklerini söyleyen güzeller, ülkelerine
döndüklerinde Türk yemeklerini yapmaya devam edeceklerini belirtti.
Antalya’ya Gelen Ukrayna Güzellik Yarışması Finalist Güzellerini İzle | Sınırsız Video İzle
Ukrayna'da Tatil ve Eğlence
16 Şubat 2012 Perşembe
Onur Air Odessa'ya sefer başlattı
Yeni başlatılan İstanbul-Odessa seferleri dolayısıyla tanıtım gezisi
düzenlendi. Aralarında Onur Air Kurumsal İletişim Direktörü Rauf Gerz'in
de bulunduğu heyet, Atatürk Havalimanı'ndan Onur Air'ın Airbus A320
tipi uçağıyla Odessa'ya geldi. Burada çiçeklerle karşılanan heyet, daha
sonra kent merkezine geçti. Burada düzenlenen törenle şirketin Odessa
merkez ofisi açıldı.
Açılışın ardından konuşan Gerz, Onur Air olarak 31 Ekim'de
İstanbul-Odessa karşılıklı seferlerine başladıklarını, ancak Van'daki
deprem nedeniyle tanıtım gezisini ertelediklerini bildirdi.
İstanbul-Odessa arasında pazartesi, çarşamba ve cuma olmak üzere
karşılıklı üç sefer düzenlediklerini dile getiren Gerz, ''Odessa, Onur
Air olarak KKTC'den sonra açtığımız ikinci tarifeli dış hattımız oldu.
Önümüzdeki aylarda bu hatların sayısını artırmayı planlıyoruz'' dedi.
Seferler dolayısıyla kampanya düzenlediklerini ve bilet fiyatlarının her
şey dahil 29 avrodan başladığını dile getiren Gerz, kampanyayla
uçakların doluluk oranlarının artığını belirtti.
Seferlere yönelik reklamların devam ettiğini ifade eden Gerz,
''Ortalamada yüzde 90'ın üzerinde bir doluluk oranını yakalayacağımıza
inanıyoruz'' diye konuştu. Odessa'da hem ticaret hem de turizm
potansiyelinin olduğunu anlatan Gerz, Ukrayna'nın diğer kentlerine de
sefer düzenlemeyi planladıklarını kaydetti.
-''Türkiye ile Ukrayna'yı birleştireceğiz''-
Onur Air Odessa Temsilcisi Hamdi Arslan ise 31 Ekim'de başlayan karşılıklı seferlerin sayısının artırılması için girişimlerinin sürdüğünü bildirdi.
Kentte 15 bine yakın Türk'ün yaşadığını anlatan Arslan, buradaki
Türklerin genellikle ticaretle uğraştığını ve sıklıkla Türkiye'ye
gittiğini söyledi. Yolcu sayısının her geçen gün arttığını ifade eden
Arslan, ''Türkiye ile Ukrayna'yı birleştireceğiz'' dedi.
AA
alıntı: www.rotahaber.com
Ahmet Davutoğlu: ''Rus gelinlerin sayısı artsın istiyorum''
Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Türk-Rus evliliklerini değerlendirdi: ''Rus gelinlerin sayısı artsın istiyorum. Rus gelinler Türk aile yapısına çok uygun.Danışmanlarımdan biri de Rus gelin aldı.''
Milliyet Gazetesi
yazarı Fikret Bila, bugünkü köşe yazısında Davutoğlu'nun ''Rus gelinler
iyidir. Rus gelin sayısı artsın'' dediğini yazdı. İşte Bila'nın o
yazısı:
''Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’yla Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’un görüşmesinde sadece siyasi konuların değil Türk-Rus evlilikleriyle ilgili sosyal sorunların da gündeme geldiğini Moskova’da öğrenmiştik...
Rus Dışişleri Bakanı
Lavrov, ayrılan bir Türk-Rus çiftin çocuklarıyla ilgili sorunları da
dile getirmiş ve bu tür sorunların çözümünde iki ülke ilgililerinin
yardımcı olmasının önemi üzerinde durmuştu. Rusya’da
yaşayan yaklaşık 30 bin Türk ve Türkiye’de giderek yaygınlaşan Rus
gelin olgusu dikkate alındığında, bu konunun iki ülke açısından da
önemli bir sosyal alan oluşturduğu söylenebilir.
“Rus gelinler iyidir”
Dönüş yolunda Dışişleri
Bakanı Ahmet Davutoğlu’yla sohbet ederken bu konu da açıldı. Davutoğlu,
Türk-Rus evliliklerinden övgüyle söz etti. Rus gelinlerin sayısının
artmasını istediğini belirtti.
Dışişleri Bakanı, bu isteğini de şöyle gerekçelendirdi:
“Rusya ile vizeyi 30
gün için kaldırmıştık. Şimdi bu süreyi 60 güne çıkarmayı planlıyoruz. Bu
konuyu da Sayın Lavrov’la ele aldık. Vizesiz kalış süresini uzatmayı
planlıyoruz. Türk-Rus evliliklerinin sayısının artması önemli. Ben Rus
gelinlerin sayısı artsın istiyorum. Çünkü Rus gelinler, Türk aile
yapısına çok uygun. Rus aile kültürü ile Türk aile kültürüne çok yakın,
çok uyumlu. Tabii az da olsa arada anlaşmazlıklar da çıkabiliyor, ama
genellikle çok uyumlu aileler oluşuyor.”
“Eşimin hastaları”
Davutoğlu, Rus
gelinlerin Türk aileleriyle uyumunu eşi Doktor Sare Davutoğlu’nun
hastalarından da bildiğini belirterek, şöyle devam etti:
“Benim eşim kadın doğum
doktoru. Onun hastalarından da biliyorum. Çok sayıda Rus gelin hastası
var. Eşimin gözlemi de Rus gelinlerin Türk ailesi için çok uyumlu olduğu
yönünde.”
“Gürcan’ın örnek evliliği”
Dışişleri Bakanı
Davutoğlu, Türk-Rus evliliklerinin uyumunu vurguladıktan sonra “hatta”
dedi, “Benim danışmanım Gürcan’ın eşi de Rus’tur. Çok güzel bir örnek,
çok da mutlular.”
Davutoğlu, yıllardır
birlikte çalıştığı Elçi Gürcan Balık’ı da sohbetimize davet etti, ama
Gürcan Bey o arada da yine elinde notları, bakanlık işleriyle uğraştığı
için sohbetimize katılamadı.
Dışişleri’nde devrim
Yabancı uyruklularla
evlilik, eskiden Dışişleri’nin sorunlarından biriydi. Diplomatların
yabancılarla evlenmeleri yasaktı. Yabancılarla evlenmek isteyenlerin
Dışişleri’nden ayrılmaları gerekiyordu.
Gürcan Bey’in evliliği
Dışişleri’nde bir devrim sayıldı. Gürcan Balık, uzun uğraşlardan sonra
Dışişleri’nden evlilik izni alabildi, böylece bir yasak daha tarihe
karışmış oldu.
Balık, bu yasağı kaldırtmayı başardı ama bunun için çok uğraşması gerekti.Alıntı: www.hurriyet.com.tr
Ukrayna ile Vizeler Kalktı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye ile Ukrayna arasında vize muafiyeti anlaşmasının imzalandığını bildirdi.
Başbakan Erdoğan ve Ukrayna
Devlet Başkanı Viktor Yanukoviç, baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin
ardından Başbakanlık Merkez Bina'da ortak basın toplantısı düzenledi.
Karadeniz'in kuzey yakasında yer alan Ukrayna'nın Devlet Başkanı Yanukoviç'i Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Başbakan Erdoğan, "Bu ziyaretin iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisisin 20. yıl dönümü arefesinde gerçekleşmesi ayrıca önemlidir" dedi.
Yanukoviç ile baş başa görüşmenin ardından eş başkanlığını yaptıkları Türkiye-Ukrayna Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği toplantısını da gerçekleştirdiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
"En üst düzeyde yön vereceğimiz bu kurumsal mekanizma sayesinde ilişkileri yeni projelerle taçlandırmayı düşünüyoruz. Bugünkü başlangıcın bu noktada çok çok önemli bir adım olduğuna inanıyorum. Görüşmelerimizde gerek bizler, gerekse bakan arkadaşlarımızın ikili toplantıları da çok çok verimli. Gelecek yıl Kiev'de yapacağımız toplantı için de önemli bir yol haritasının tespitine vesile oldu.
İlişkilerimize yön veren siyasi diyaloğun her düzeyde ve en üst yoğunlukta sürdürülmesi, bu yol haritasına ayrı bir zenginlik kazandırıyor. Özellikle ulaştırma, enerji ve savunma sanayi gibi potansiyel vadeden alanlarda işbirliğini geliştirmeye karar verdik. Ülkelerimizin kalkınmasına ivme kazandırmak bölgemizde bir refah ve istikrar kuşağı oluşturmak öncelikli hedefimizdir.
Bunun için kişi, mal ve hizmetlerin serbest dolaşımına imkan sağlayacak şartların tesisine yönelik yönelik çabalarımızı özellikle yoğunlaştırma kararı aldık. Az önce sizlerin de şahit olduğu gibi önemli bir adımı attık bu da vize muhafiyeti anlaşmasıydı imzalanmış oldu, hayırlı olsun. Ukrayna ile ikili ilişkilerimizi, ticari ilişkilerimizi, dostluğumuz güçlendirmeye yönelik bu adımların ileride hız kazanacağına eminim."
Erdoğan, Yanukoviç ile serbest ticaret anlaşması konusunda da mutabık kaldıklarını da dile getirdi.
Alıntı: www.cnnturk.com
Karadeniz'in kuzey yakasında yer alan Ukrayna'nın Devlet Başkanı Yanukoviç'i Türkiye'de ağırlamaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Başbakan Erdoğan, "Bu ziyaretin iki ülke arasındaki diplomatik ilişkilerin tesisisin 20. yıl dönümü arefesinde gerçekleşmesi ayrıca önemlidir" dedi.
Yanukoviç ile baş başa görüşmenin ardından eş başkanlığını yaptıkları Türkiye-Ukrayna Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği toplantısını da gerçekleştirdiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu:
"En üst düzeyde yön vereceğimiz bu kurumsal mekanizma sayesinde ilişkileri yeni projelerle taçlandırmayı düşünüyoruz. Bugünkü başlangıcın bu noktada çok çok önemli bir adım olduğuna inanıyorum. Görüşmelerimizde gerek bizler, gerekse bakan arkadaşlarımızın ikili toplantıları da çok çok verimli. Gelecek yıl Kiev'de yapacağımız toplantı için de önemli bir yol haritasının tespitine vesile oldu.
İlişkilerimize yön veren siyasi diyaloğun her düzeyde ve en üst yoğunlukta sürdürülmesi, bu yol haritasına ayrı bir zenginlik kazandırıyor. Özellikle ulaştırma, enerji ve savunma sanayi gibi potansiyel vadeden alanlarda işbirliğini geliştirmeye karar verdik. Ülkelerimizin kalkınmasına ivme kazandırmak bölgemizde bir refah ve istikrar kuşağı oluşturmak öncelikli hedefimizdir.
Bunun için kişi, mal ve hizmetlerin serbest dolaşımına imkan sağlayacak şartların tesisine yönelik yönelik çabalarımızı özellikle yoğunlaştırma kararı aldık. Az önce sizlerin de şahit olduğu gibi önemli bir adımı attık bu da vize muhafiyeti anlaşmasıydı imzalanmış oldu, hayırlı olsun. Ukrayna ile ikili ilişkilerimizi, ticari ilişkilerimizi, dostluğumuz güçlendirmeye yönelik bu adımların ileride hız kazanacağına eminim."
Erdoğan, Yanukoviç ile serbest ticaret anlaşması konusunda da mutabık kaldıklarını da dile getirdi.
Alıntı: www.cnnturk.com
Kiev ‘Kızıl Stadyum’ Euro 2012’yi bekliyor
Ukrayna’nın başkentinde bulunan Kiev Stadyumu, kuruluşunun 99.
yıldönümünü kutluyor. Euro 2012’ye ev sahipliği yapacak merkezlerden
biri olan stadyum restore edilerek yeni bir görünüm kazandı. euronews,
atmosferi yerinde görmek için Ukrayna’da gerçekleştirilecek tarihi
anlara tanıklık edecek bu mekana gitti.
Yolculuğumuzda bize spor yorumcusu Valentyn Shcherbachov ve eski futbolcu Volodymyr Muntyan eşlik etti.
Stadyumun olduğu bu alan yıllar önce Rusya’nın ilk Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yaptı. Bu etkinliğe bütün Rusya’dan 600’ün üzerinde sporcu katıldı. Olimpiyatta futbol da kategorileriden biriydi. Daha sonra 1913 yılında bu alana bir stadyum yapma fikri ortaya çıktı. Buradaki alan olimpiyat stadyumu için oldukça elverişliydi. Eski stadta üst düzey misafirleri ağarlamak için ahşaptan yapılmış bir de bölüm vardı. Seyirciler de bir yamaç üzerinde toplanıyorlardı. Tarihi olarak burası Kiev’de futbolun ilk oynandığı ve spor merkezinin yapıldığı ilk yerdi.
Rusya’da 1917 yılında Bolşevik Devrim ile rejim değişince stadın kaderi de değişti. Bolşevikler, bu bölgede büyük bir stadyumun yapılması için yeni planlar yaptı. Kızıl Ordu şefi Lev Troçki de askerlere burada stad yapılması emrini verdi.
Sovyet yönetimi altında çalışmalar yürütüldü ve o dönemki adıyla Kızıl Stadyum açıldı. Sonraki yıllarda yenileme ve genişletme çalışmaları yapılan stadın adı Kiev Merkez Stadyumu olarak değiştirildi. Kapasitesi de 50 bin seyirciye ulaştırıldı. Yenilenmiş stadın açılışı 22 Haziran 1941 tarihinde yapıldı. Çok geçmeden de savaş başladı.
Mihver ülkeler, 1941 yılında Sovyetler Birliği’nin bir parçası olan Ukrayna’yı işgal etti. Bu dönemde stad işgal güçleri ve yerel takımların maçlarına ev sahipliği yaptı.
Spor Yorumcusu Valentyn Shcherbachov, stadın tamamen değiştirilmesine karşı çıkanlardan: “Tarihi olarak burası çok önemli bir stadyumdu. Bana göre burası yok edilmemeliydi. Yeni stadyum başka bir yere yapılmalıydı.”
Bu sahada oynadığı futbolla unutulmayan bir yıldız vardı. Dinamo Kiev’in orta saha oyuncusu Volodymyr Muntyan. Oleg Blochin ile birlikte büyük başarılara imza attılar: “Süper Kupa’da rövanş maçına ev sahipliği yaptık. Yanılmıyorsam sonbahar aylarıydı. Evet bir sonbahar günü bu önemli maça çıktık. 2-0 kazanmıştık. Bayern Munih’i Kiev’de Olimpiyat Stadı’nda elemeyi başarmıştık.”
5 yıl sonra ise stadyum, Sovyetler Birliği Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yaptı. Sergiy Demidov stadın başkanıydı: “1980 Olimpiyatları Batı’ya bir pencere açtı. Bu Ukrayna ve eski Sovyetler Birliği için çok önemli bir etkinlikti. Çünkü o dönem birçok farklı ülkeden çok sayıda turist ve futbol fanatiği buraya akın etti. Faklı ülkelerdeki insanların bu etkileşimi bizi şu anda yaşamakta olduğumuz gün için itici güç oldu. Aslında şu andaki gelinen süreç bağımsız olan Ukrayna içinde siyasi bir başarı anlamına geliyor.”
Stad, burada yapılan birçok etkinlikten sonra sayısız tarihi kutlamaya ev sahipliği yaptı. Yenilenen stadyum geçtiğimiz sonbaharda yapılan büyük şovların eşliğinde kapılarını açtı.
Burada yapılan Ukrayna-Almanya maçının ardından stad, 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın büyük final maçına ev sahipliği yapacağı günü beklemeye koyuldu.
Copyright © 2012 euronews
Yolculuğumuzda bize spor yorumcusu Valentyn Shcherbachov ve eski futbolcu Volodymyr Muntyan eşlik etti.
Stadyumun olduğu bu alan yıllar önce Rusya’nın ilk Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yaptı. Bu etkinliğe bütün Rusya’dan 600’ün üzerinde sporcu katıldı. Olimpiyatta futbol da kategorileriden biriydi. Daha sonra 1913 yılında bu alana bir stadyum yapma fikri ortaya çıktı. Buradaki alan olimpiyat stadyumu için oldukça elverişliydi. Eski stadta üst düzey misafirleri ağarlamak için ahşaptan yapılmış bir de bölüm vardı. Seyirciler de bir yamaç üzerinde toplanıyorlardı. Tarihi olarak burası Kiev’de futbolun ilk oynandığı ve spor merkezinin yapıldığı ilk yerdi.
Rusya’da 1917 yılında Bolşevik Devrim ile rejim değişince stadın kaderi de değişti. Bolşevikler, bu bölgede büyük bir stadyumun yapılması için yeni planlar yaptı. Kızıl Ordu şefi Lev Troçki de askerlere burada stad yapılması emrini verdi.
Sovyet yönetimi altında çalışmalar yürütüldü ve o dönemki adıyla Kızıl Stadyum açıldı. Sonraki yıllarda yenileme ve genişletme çalışmaları yapılan stadın adı Kiev Merkez Stadyumu olarak değiştirildi. Kapasitesi de 50 bin seyirciye ulaştırıldı. Yenilenmiş stadın açılışı 22 Haziran 1941 tarihinde yapıldı. Çok geçmeden de savaş başladı.
Mihver ülkeler, 1941 yılında Sovyetler Birliği’nin bir parçası olan Ukrayna’yı işgal etti. Bu dönemde stad işgal güçleri ve yerel takımların maçlarına ev sahipliği yaptı.
Spor Yorumcusu Valentyn Shcherbachov, stadın tamamen değiştirilmesine karşı çıkanlardan: “Tarihi olarak burası çok önemli bir stadyumdu. Bana göre burası yok edilmemeliydi. Yeni stadyum başka bir yere yapılmalıydı.”
Bu sahada oynadığı futbolla unutulmayan bir yıldız vardı. Dinamo Kiev’in orta saha oyuncusu Volodymyr Muntyan. Oleg Blochin ile birlikte büyük başarılara imza attılar: “Süper Kupa’da rövanş maçına ev sahipliği yaptık. Yanılmıyorsam sonbahar aylarıydı. Evet bir sonbahar günü bu önemli maça çıktık. 2-0 kazanmıştık. Bayern Munih’i Kiev’de Olimpiyat Stadı’nda elemeyi başarmıştık.”
5 yıl sonra ise stadyum, Sovyetler Birliği Olimpiyat Oyunları’na ev sahipliği yaptı. Sergiy Demidov stadın başkanıydı: “1980 Olimpiyatları Batı’ya bir pencere açtı. Bu Ukrayna ve eski Sovyetler Birliği için çok önemli bir etkinlikti. Çünkü o dönem birçok farklı ülkeden çok sayıda turist ve futbol fanatiği buraya akın etti. Faklı ülkelerdeki insanların bu etkileşimi bizi şu anda yaşamakta olduğumuz gün için itici güç oldu. Aslında şu andaki gelinen süreç bağımsız olan Ukrayna içinde siyasi bir başarı anlamına geliyor.”
Stad, burada yapılan birçok etkinlikten sonra sayısız tarihi kutlamaya ev sahipliği yaptı. Yenilenen stadyum geçtiğimiz sonbaharda yapılan büyük şovların eşliğinde kapılarını açtı.
Burada yapılan Ukrayna-Almanya maçının ardından stad, 2012 Avrupa Futbol Şampiyonası’nın büyük final maçına ev sahipliği yapacağı günü beklemeye koyuldu.
Copyright © 2012 euronews
Etiketler:
2012,
euro 2012,
futbol,
kiev,
odessa,
stadyum,
ukranya,
ukrayna,
ukrayna gece hayatı,
ukraynalı kızlar,
vodka
Kaydol:
Yorumlar (Atom)




